27 Temmuz 2011 Çarşamba

Bitkisel ürünlerin kullanımı (Önemli uyarı)

Bitkisel ürünler kimyasallara oranla sağlıklı oldukları düşüncesi ile sık tercih edilir. İstatistiksel olarak, hatta mantıkmen doğru bir düşüncedir.
Bilinçsiz olarak tüketildiği takdirde kimyasal ya da bitkisel farketmeksizin ölümlere vara sonuçların ortaya çıktığı hepimize malumdur. İlaç amacıyla kullandığınız madde her ne olursa olsun doktorunuza baş vurmadan tüketmemenizi şiddetle rica ediyoruz. Unutmayın bitkilerin de yanetileri vardır. Bal her derde devadır, ama kestane balı bilinçsiz tüketimi sonucunda bir çok vatandaşımızı hastanelik etmiştir. (bu konuyu geniş çapta elealacağız)
Komşunuzun kullandığı bir bitki çayı ona iyi gelebilir, bu durumda size de iyi gelebileceği düşüncesi oldukça tehlikeli bir varsayımdır.
Sağlığınız sizin herşeyinizdir, lütfen onu güvenmediğiniz kimselere teslim etmeyin. Bloğumuzdan ya da başka bir kaynaktan edindiğiniz bilgileri mutlaka doktorunuza en kötü ihtimalle sertifikalı aktarlara danışmadan uygulamayınız.

Kırmızı Kantaron Bitkisi

Kırmızı Kantaron Bitkisinin Faydaları

Hazmı kolaylaştırır.
Acı lezzeti ile iştah açıcıdır.
Kırmızı kantaron yağı iltihap gidericidir.
Ayrıca, yaraların iyileşmesini hızlandırır.
Zehirli yılan ısırıklarında da faydalı olabilir.
Karaciğer ve safra şikayetlerine karşı etkilidir.
Mide ve bağırsak ülserlerini iyileştirmeye yardımcı olur.
Hafif ateş düşürücü etkileri ile ateşli hastalıklarda faydalıdır.

Kullanımı

Kırmızı kantaron otu kurutulduktan sonra demlenerek içilir.

Aloe vera bitkisi

(Sarısabır) Bitkisi:
Aloe vera bitkisi dünya genelinde  oldukça popüler ve yaygın olarak kullanılır.  Aloevera bitkisi çoğunlukla Afrika bölgelerinde daha yoğun görüldüğü bilinmekle birlikte, geniş iklim şartlarına göre. Aloe vera bitkisinin dünya üzerinde yaklaşık 250 türü bulunur.
Daha çok sıcak bölgelerde yetişen, yaprakları oldukça yüksek bir sapın tepesinde rozet biçiminde toplanmış bulunan bir süs bitkisi ve bu bitkinin etli ve kalın yapraklarından çıkarılan, kırmızımtırak esmer renkli, hekimlikte ve boyacılıkta kullanılan bir maddedir. Aloe Vera; Sarısabır, Öd Ağacı ve Azvay olarak da bilinir. A, C, E ve B grubu vitaminleri ile Selenyum, Demir, Mangan, Magnezyum, Kalsiyum, Çinko, Bakır, Fosfor, Potasyum gibi mineraller içerir..

Sığırkuyruğunun Faydaları

Sığırkuyruğunun Latince adı Verbascum Thapsus’dur. Bitki battaniye otu, yün otu, Ademin fanilası, jüpiter otu gibi isimlerle de bilinir.
Sığırkuyruğu Türkiye, İspanya, Güney Amerika, Hindistan ve Haiti’de doğal olarak yetişir. Güneşi bol olan, kuru toprak, boş arazi ve ekilmemiş tarlalarda, yol kenarlarında yabani olarak yetişir. Boyu  metreye kadar büyür ve sarı çiçekleri vardır.

Bitki çok yönlü olarak kullanılmaktadır. Yaprak, kök ve çiçeklerinden çay, yağ ve tentür elde edilerek faydalanılır. sifaliotlar.org

Şeytan Pençesi bitkisi

Şeytan pençesi latince adı Harpagophytum procumbens olan Afrika kökenli bir bitkidir. Kurak iklimde yetişen şeytan pençesi bitkisinin yumrulu kökleri geleneksel tıpta kullanılmaktadır. Kökler yağmurların bitişi ile toplanır. Doğranır ve 3 gün güneşte kurutulur. Bitki şeytan kökü olarakta bilinmektedir.

Kullanım şekli:

Şeytan pençesi bir kaç değişik formda kullanılır. Otun dahili kullanımı çay ve kapsül şeklindedir. Ağrı için kullanıldığında bir ay kadar düzenli devamlılık gerektirir. Merhem şeklinde hazırlanan form yara ve yara izi tedavisinde kullanılmaktadır.
Şeytan pençesi çayı kurutulmuş ve toz haline getirilmiş bitkinin 4.5 gramı ile 300 gram kaynar su ilavesi ile hazırlanır. Günlük en fazla 3 fincan alınmalıdır. Çay iştah açmak için kullanılacaksa 4,5 gram yerine 1,5 gram toz kullanılmalıdır. Çay yemeklerden 30 dakika önce tüketilmelidir.

Arı poleni

Polen arıların erkek çiçeklerden topladığı tozdur. Arılar bu tozları ayakları ile toplayarak tozlaşma denilen üreme olayına da katkıda bulunur. Önemli bir miktarı arka ayaklara yapışık olarak kovana gelir.Polenin ticari amaçla toplanması için kovan girişine eklenen fırça benzeri bir cihaz kullanılır.
Arı poleni bilinen en eski besin takviyelerindendir. Eski Mısır ve Çin’e uzanan bir kullanımı vardır. Tıbbın babası olarak adlandırılan Yunanlı hekim Hipokrat poleni “Tanrıların ölümsüzlük yemeği” olarak adlandırmıştır. Polen B vitamini açısından çok zengin olmakla birlikte değişik mineraller, aminoasitler ve enzimler içerir. Polenin %55 karbonhidrat,% 35 protein, % {3|three} mineral ve vitaminler,% {2|two} yağ asitleri içerdiği bilinmektedir. Küçük miktarlarda betakarotene, selenyum, C ve E vitaminleri, likopen ve flavonoid içerir.

Arpa bitkisinin faydaları

Arpa tek yıllık, her yıl yeniden tohumlanarak yetiştirilen bir bitkidir. Ortalama bir metre kadar büyüyebilen bitkin insan ve hayvan beslenmesinde yüzlerce yıldır kullanılmaktadır. Arpanın tohumları ve çimen kısmı ayrı ayrı kullanılmaktadır.
Eski Mısır, Roma ve Vikinglerde bile kullanılan bitkinin haşlanarak lapa yapılan tohumları boğaz ağrısını yatıştırmaktadır. Doğumdan ölüme kadar kullanılabilecek bir besin olan arta E ve C vitaminlerini içerir. Bitkinin çimen kısmı kalsiyum, demir, B12 vitamini ve pek çok faydalı madde barındırmaktadır.
  Arpanın faydaları
  • Arpa çimeni mide hastalıklarında iltihap giderici olarak kullanılır.
  • Deri hastalıkları, hepatit, astım, anemi, diyabet, artrit ve obezitede kullanımı vardır.
  • Antibakteriyel olarak kullanılmaktadır.
  • Arpa çimeninin labarayuvar ortamında kanser hücrelerinin büyümesini engellediği bilinse de insanlar üzerinde yapılmış bir çalışma yoktur.
  • Arpa çimeninin kurutulmuş kapsül ve tozları ticari olarak satışa sunulmakla birlikte taze sıkılmış suyu da kullanılmaktadır.
  • K vitamini açısından çok zengin olan arpa, kanının pıhtılaşmaması gereken kişilerde kullanılması önerilmez.
  • Bununla birlikte bilinen bir yan etkisi yoktur.
Kaynak 

    Yanık tedavisi ve dikkat edilmesi gerekenler


    Yanık günlük hayatta karşılaştığımız yaralanmaların arasında en yaygın olanlarındandır. Bir yangın, güneşte fazla kalma elektrik ya da kimyasallar gibi pek çok nedenle oluşabilir. Yanıkların şiddetine göre tedavisi değişir. Hayatı tehdit edecek derecede büyük yanıklar üçüncü derecede yanıklardır. Üçüncü derecedeki yanıklar hastanelerin yanık ünitelerinde tedavi edilmelidir. Bu tür yanıklara zamanında müdahale edilmezse ölümcül olabilir. İkinci ve birinci derecedeki yanıklar ise nispeten evde tedavi edilebilir özelliktedir.

    Cildimiz en önemli organlarımızdan biridir. Vücudun sıcaklığını, sıvı dengesini ayarlayan bu organ hayati bir rol üstlenmektedir. Büyük bir yanık cildin bu yeteneğini engelleyebilir. Cilt bakteri ve virüslere karşı bir koruyucudur. 3 tabakadan oluşur. Yanıkların şiddetinin bir göstergesi de yanğın hangi tabakaya kadar uzandığıdır.

    Yanığa maruz kalan kişiler yüksek protein ve bol kalorili beslemelidir. Düzgün beslenme yanıkta büyük önem taşır. Bakır, çinko, selenyum gibi mineraller alınmalıdır. Bu enfeksiyonları azaltacağı gibi iyileşme sürecini hızlandırır.
    sifaliotlar.org
    Bir yanığa ilk yapılması gereken şey bölgedeki sıcaklığın azaltılmasıdır. Yanan bölge 15-30 dakika kadar su içinde tutulur.

    Yanık yarasına bal uygulamak yaranın düzgün kapanmasını sağlayacak ve enfeksiyonu engelleyecektir.

    ÖksürükTedavisi


    Öksürük boğazı ve solunum yollarını açık tutmak ve temizlemek için yapılan reflekssel bir harekettir. Öksürük tek başına bir sağlık sorunu değildir. Ancak pek çok hastalığa işaret ediyor olabilir. Öksürük çoğunlukla boğaz ve solunum yollarındaki tahriş sonucu gelişir. Öksürüğün süresi, şiddeti ve diğer belirtiler birlikte değerlendirilerek başka bir hastalık olup olmadığı tespit edilir. Devam eden öksürük mutlaka bir hekim tarafından muayene edilmelidir.
    Öksürük ilaçları çok güçlü ilaçlardır. Bu yüzden bebekler, çocuklar, hamile ve emziren kadınlar için bitkisel yöntemler tercih edilmelidir.
    Öksürük hayatı tehdit eden bir sorun değildir. Ama özellikle geceleri öksürmek sıkıntılı olabilir. Sürekli öksürmek bağışıklık sistemini zayıflattığı gibi, yorgunluk, sinirlilik ve bitkinliğe yol açabilir. Ev ilaçları ile öksürüğü büyük ölçüde azaltarak rahatlama sağlayabilirsiniz.

    Öksürük sigara ya da duman, soğuk algınlığı gibi nedenlerle olabilir. Öksürük kuru ve balgamlı olarak iki çeşittir. Balgam sökücü ve öksürük giderici ayrı şeylerdir. Öksürük yokluğunda balgam temizlemek için öksürük kesici kullanılmamalıdır. Nefes almada güçlüğe neden olabilen öksürükler genellikle bronşit, astım, zatürree veya boğmaca kaynaklı olabilir.
    Öksürüğün tedavisinde kullanılan ev ilaçları şunlardır:
    • Bir fincan üzüm suyu bir çay kaşığı bal eklenerek içilir.
    • Yedi adet badem geceden suya yatırılarak ince kabuğu soyulur. 20 gram tereyağı ve 20 gram şeker eklenerek dövülür ve bir hamur yapılır. Sabah akşam yenilir.
    • Zerdeçal bitkisinin kökü kavrulur ve toz haline getirilir. Sabah akşam 2-3 gram yutulur.
    • Yatmadan önce anason çayı içilir.
    • 5 damla sarımsak suyu hergün, günde 3 defa içilmelidir.
    • İki bardak suyun içine 1 çay kaşığı zencefil ve 1 çay kaşığı çemen tohumu eklenir. Su yarıyarıya azalana kadar kaynatılır. 1 çay kaşığı bal eklenerek içilir.
    • Bir adet turp rendelenerek suyu çıkarılır. Suyun içine 1 tutam kaya tuzu ve 1 çay kaşığı bal eklenerek karıştırılır. Günde 2 defa birer yemek kaşığı içilir.
    • bir tatlı kaşığı kıyılmış fesleğen yaprağı 1 çay kaşığı balla karıştırılarak yenilir. Özellikle bebeklerde faydalıdır.
    • Öksüren kişinin göğsüne 1-2 damla okaliptüs yağı sürülür.
    • Sürekli öksüren kişinin ayağının altına viks sürülür ve temiz bir çift çorap giyilir. Sekiz saat bu şekilde kalır.
    • Öksürük başlayınca 1 tatlı kaşığı zeytinyağı içilir. 2-4 saatte bir tekrarlanır.
    • Yarım limonu kabaca doğrayarak içine ezilmiş 1 diş sarımsak, 1 çay kaşığı bal ve yarım bardak kaynar su ekleyin. 4-5 dakika beklettikten sonra için. Sarımsak parçalarını da yutun.
    • Öksürük krizi başladığında bir parça bitter çikolata yiyin.
    • Oda sıcaklığında bir adet portakalı alın ve üzerine bir delik açın. Kabuğa dağıtmayın. Delikten 2-3 kaşık toz şeker ve bal koyun. Yatma saatinizden 2 saat önce başlamak üzere portakalı önce boş bir tencereye koyun. Tencereyi su dolu başka bir tencereye oturtarak kısık ateşte kaynatmaya başlayın. 2 saat sonunda, yatmadan önce portakalı sıkarak suyunu için. Üzerinizi iyice örterek yatın. Üstüste iki gün bu tarifi uygulayın.
    • Yüz gram toz zencefil, 50 gram kimyon ve 100 gram şekeri iyice karıştırın. Şeker yerine bal da kullanılabilir. Günde 3-4 defa birer tatlı kaşığı yiyin.
    • Bir bardak sıcak süte 1 çay kaşığı zerdeçal ekleyerek karıştırın ve günde birer defa için.
    • Bir dilim taze zencefil, 1 bardak su, 1 çay kaşığı anason ve 1 çay kaşığı tarçını 5 dakika kaynatın. İçine bal ekleyerek 3 gün boyunca ara ara birer fincan için.
    • Taze bir limonu elinizde yuvarlayarak içinin hamur gibi bir kıvam almasını sağlayın. İkiye keserek suda kaynatın. Kaynayan suya bal ekleyerek yatmadan önce için.
    • Bir orta boy soğanı kabuklu halde ortadan ikiye bölün ve bir tencereye koyun. 2 bardak su ekleyin ve kaynatın. Kaynadıktan sonra üzerine bir kapak kapatarak 5 dakika bekletin. Süzün ve bir fincana koyarak bal ve limon suyu ilave edin. 1 hafta boyunca günde 2-3 bardak için. 
    Öksürüğün Bitkisel Tedavisi